1915 yılının 18 Mart sabahında din, devlet, vatan, millet, bayrak aşkıyla inancı, azmi, umudu elden bırakmayan kahramanların mücadelesinin adıdır ÇANAKKALE.
Çanakkale’yi geçilmez yapan ve 18 Mart 1915 ’de zafere ulaşan , Komutan Mustafa Kemal başta olmak üzere, 215 kilo ağırlığındaki top mermisini sırtlayarak, topun namlusuna süren efsane kahraman Seyit Onbaşı’yı, yüzbaşı Sırrı Beyi, Akbaş Şehitlerini, 57. Piyade Alayı şehitlerini , kınalı Hasanları, dedelerimizi ve yüzlerce liseli, üniversiteli şehitlerimizi unutmadan rahmetle, minnetle ve saygı ile anıyoruz. "Toprak, uğrunda ölen varsa vatandır" diyerek sonsuza dek anacağız.
Çanakkale birçok enteresan olayların da yaşandığı yerdir. Kendi cenaze namazını kılarak Allah’a, milletine verdikleri sözü tutarak şahadete erenlerin destanıdır. Kendi yarasına ot tıkayarak, düşman yarasını gömleğinin parçasıyla saranların, onlara kendi suyundan verecek kadar mert ve yiğitçe savaşanların destanıdır. İşte Çanakkale ruhunun esası, onların nasıl şehit olduğundan ziyade, onların nasıl bir manevi ruha sahip olarak yaşadıklarını anlamak ve yaşamak olmalıdır. Çanakkale savaşı Türk tarihinin dönüm noktalarından biridir. Sekiz ay on dört gün süren Çanakkale savaşı, aynı zamanda mucizeler savaşıdır. Toprağın her bir metrekaresine altı bin merminin isabet ettiği, bütün Türk milletinin nabzının hep birlikte attığı, binlerce şehidin kefensiz yattığı yerdir… Ölüm döşeğinde inleyen bir milletten dipdiri, muzaffer bir millet doğuran davanın, hayata bakışın adıdır Çanakkale…
Onun içindir ki, Çanakkale Zaferinin sırrı, büyüklüğü yeni nesiller tarafından tam manasıyla algılanmalıdır.“Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.” Dünya savaş tarihinin ve Türk tarihinin en önemli zaferlerinden biri olan Çanakkale Zaferi’nin 105’üncü yıl dönümünü kutluyor şehitlerimizi minnetle anıyoruz.
18.03.2020